Cumhurbaşkanı Başdanışmanı olan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin DEM Partililerle tokalaşması ve sonrasında yaptığı açıklamalar, ‘çözüm süreci’ iddialarını tetikledi. Uçum, “Çözüm süreci olmaz, olamaz” diyerek, bu iddiaları reddetti. Ayrıca, ‘çözüm süreci başlatılıyor’ iddialarını da “son derece saçma” olarak nitelendirdi.
Uçum, Türkiye’nin geçmişte yaşadığı süreçlerin tarihe mal olduğunu ve artık benzer bir çözüm sürecinin olamayacağını belirtti. Ayrıca, Siyonizmin etkisinin altında kalarak yeni bir çözüm süreci başlatılması iddialarının saçma olduğunu ifade etti. Ülkenin gücünü dikkate almadan böyle bir iddianın gündeme getirilmesini anlamsız buldu.
Devletin denediği ancak başarılı olamadığı yöntemlerin tekrar denenmeyeceğini vurgulayan Uçum, Türkiye’nin terörle mücadelesini güçlü ve etkili stratejilerle sürdürdüğünü belirtti. Terörün neredeyse tamamen tasfiye edildiğini ve sınır ötesinde de aynı sürecin devam ettiğini dile getirdi.
Meclis’in yapıcı bir dil geliştirme ve diyalog kurma konusunda önemli bir rol üstlendiğini belirten Uçum, siyasetin olmazsa olmazı olan bu diyalogun herkes tarafından sağlanması gerektiğini vurguladı. TBMM’nin halkın verdiği en yüksek devlet erki olduğunu ve bu görevin herkes tarafından yerine getirilmesi gerektiğini ifade etti.
Uçum, gündeme gelen iddiaların Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın adaylığını açmakla ilgisi olmadığını ve bu tür spekülasyonların gerçekliğe aykırı olduğunu belirtti. Ayrıca, Türkiye Partisi olun çağrısını değerli bulduğunu ve DEM Partisi’nin terör vesayetinden kurtulması gerektiğini dile getirdi.
DEM Partisine yapılan çağrıların önemine değinen Uçum, eğer DEM bu fırsatı değerlendirmezse TBMM’nin terör vesayetini hukuki yollarla tasfiye edeceğini belirtti. Terör vesayetinin kaldırılması durumunda Türkiye’nin yeni bir anayasa ve demokratik kazanımlarla güçleneceğini ifade etti.
Sonuç olarak, Uçum, terörle mücadelenin devam edeceğini ancak demokratik siyasetin güçlendirileceğini vurguladı. Bu çerçeveden başka beklentilerin gerçekçi olmadığını ve Türkiye’nin birlik, beraberlik ve demokrasisini güçlendirmek için diyalog ve işbirliğinin önemli olduğunu belirtti.